Türkçe’nin Emekdarı “Seyyar Musahhih” Kemal KIRAR Vefat Etti

Türkçe’nin Emekdarı  “Seyyar Musahhih” Kemal KIRAR Vefat Etti
Türkçe’nin Emekdarı  “Seyyar Musahhih” Kemal KIRAR Vefat Etti

Kartvizitindeki sıfatıyla “Seyyar Musahhih” 6 Mayıs 2019’da Ramazan’ın ilk günü kalp yetmezliğinden vefat etti. Cenazesi 7 Mayıs Salı günü öğle namazını müteakip Şakirin Camii’nden kaldırılacaktır.

Kemal KIRAR, Türkçe’ye adeta bütün hayatını adamıştı. Sürekli doğru Türkçe’nin, doğru imlanın ve dilimizin zenginliğinin peşindeydi. Kelimelerin, tabirlerin etimolojisini arar, bulur, tespit eder ve bunları çevresiyle sürekli paylaşırdı. Kendiyle barışık, neşe dolu bir yapısı vardı.

Sahafları, müzayedeleri takibi, hayatının hep mesleğine matuftu. Türkçe’deki mana zenginliğini “Ne Ülen Bu!” başlıklı kitabında toplamıştı. Bana kalırsa Türkçe Öğretmenliği ile Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinin ana kitabı olmalı.

Tashih, lisanın doğru öğrenilmesi ve gelecek nesillere aktarılması için çok önemlidir. Eski yazma eserlerde herkes kendi imlasını kullandığı için, kelimelerin yazılışı müellifine göre değişirdi. Matbu eserlerde ise yeknesak bir imla bütün lisanlarda büyük nispette yerleşmiştir. Farklılıklar artık asgari seviyededir. Musahhih, bu yerleşik lisanın en önemli operatörüdür. Eski kıymetli yayınevlerinin ve matbuatın merkezi Bab-ı Ali ve Cağaloğlu’nun (hala da öyle ya) aranan üstad musahhihiydi. Pekçok yayınevi ile çalışmıştır. Bazılarından ayrılma sebebini çevresine anlatmamıştır bile. Muhtemelen yayınevleri onun titizliğine tahammül edememişlerdir. Çünki artık master doktora yapan talebelerle bu işi ucuza halletmek mümkündür. Adları da editördür.

Hâlbuki o ısrarla “musahhih” sıfatını kullanmaya devam etmekteydi. Kemal KIRAR’ın tashihinden geçmiş kitaplar neredeyse hatasızdır. Yaptığı işe o kadar heyecanla bağlıdır ki, elindeki lugatları ardı ardına incelemeden karar vermez. Hatta her zaman tekrarladığı bir vecizesi vardır: “Lügata kabadayılık sökmez !”

Herhangi bir kitabı eline alınca önce kitabı derinden koklar ve bundan büyük haz duyardı. Sanki kitabın bütün matbaa sürecini içine çekerdi. Kim milyoner olmak ister yarışmasıyla birlikte çalışmaya başladıktan sonra, dikkat edersiniz ki, soruların ahengi değişmeye başladı. Hem soruların mahiyetini gözden geçirir, hem de edebiyatımıza dair derin sorular hazırlardı. Bir süre önce bu gizli şahsın kendisi olduğuna dair gazetelerde haberler bile çıkmıştı.

Kitap yazarları ve ilim adamları büyük bir kıymetini kaybetti.

Üstad’a Allah’tan rahmet diliyoruz …